Ankara Gecikmiş Konuşma Terapisi

Gecikmiş Dil Ve Konuşma Nedir?

Gecikmiş dil ve konuşma; anne ve babaların tedirgin oldukları konuşma sorunları arasında ilk sırada yer almaktadır. Bunun sebebi ise anne ve babalar için çocuklarının dillenmesinin önemli olmasıdır. Çocuğun dillenmesi demek kendi isteklerini belirtmesi demektir. Bununla beraber anne ve babasına olan sevgisini de ifade edebilmesi için de çocuğun konuşabilmesi oldukça önemlidir.

Çocukların söylemiş oldukları ilk kelimelerin genel olarak bir yaş civarında olduğu söylenebilmektedir ancak bu durumun kişisel durumlardan dolayı farklılık gösterdiğinin bilinmesi gereklidir. Bu yüzden de anne ve babaların konuşma durumları ile ilgilenerek anormal bir gecikme olması halinde önlem almaları gerekmektedir.

Çocuğun konuşma yaşı olan bir yaştan çok daha geç bir dönemde konuşamaya başlaması ve bu konuşmasının da yavaş olması halinde bir konuşma sorununun olduğundan şüphelenilmektedir.

Gecikmiş Konuşma Belirtileri

Gecikmiş dil ve konuşma şeklinde ifade edilen konuşma sorununun hem derece hem de türünün farklılık gösterdiği bilinmektedir. Bu yüzden de çocukla sürekli beraber olan ve çocuğa en yakın olan anne ve babaların gözlemleri oldukça önemlidir. Bu anlamda ise anne ve baba adaylarının aşağıda bulunan belirtiler yönünden çocuklarını gözlemlemeleri gerekmektedir.

• Kısıtlı sözcük hafızaları vardır. Yani bazı çocuklar hiç konuşmamaktadır bazıları da yalnızca birkaç kelime söylemektedirler. Bu kelimelerin ise anlaşılmaz olduğu da tespit edilir.
• Salya akıtma, çiğneme ve yutma gibi sorunlarının olduğu bilinmektedir.
• Kelime sarf etmek yerine daha çok jest ve mimikleri ile istemiş olduklarını anlatmaya çalıştıkları görülmektedir.
• Anlaşılması zor olan sesleri çıkardıkları görülmektedir.
• Daha çok yalnız kalmayı tercih ederler ve bu şekilde daha mutlu oldukları gözlemlenmektedir.
• Çevrelerinde meydana gelen olaylara ve seslere karşı duyarsız davrandıkları ve oluşan ses ve konuşmalara da tepki göstermedikleri bilinmektedir.
• Birileri ile iletişim kurmayı reddetmektedirler.
• Bellekleri oldukça zayıftır, olayları ve durumları akıllarında tutmakta oldukça zorlanmaktadırlar.

Geç Konuşma Nedenleri

Gecikmiş dil ve konuşma sorunu çocuklarının hayatlarını doğrudan etkileyecek sorunlar arasında yer alabilmektedir. Bu yüzden de sorunun tespit edilmesi ve dil ve konuşma terapisi alması önemlidir ancak bu sorunun neden oluştuğunu da merak edilmektedir.

• Kronik depresyon
• Kardeş kıskanma
• Cinsiyet
• Gelişimsel dil gecikmesi
• Yalnız kalma
• Sık havale geçirme
• Dil bağı gibi ağız problemleri
• Psikososyal uyaran eksikliği
• Otizm ve zeka geriliğine sebep olan bazı hastalıklar
• Ailesel dil gecikmesi
• Fazla televizyon izleme
• Sara (epilepsi) geçirme
• Görme sorunu
• İşitme sorunu

Geç Konuşma Tedavisi Mümkün Mü?

Gecikmiş dil ve konuşma sorunu şeklinde tanımlanan durumun aileler tarafından tespit edilmesi ve daha sonraki aşamada gerekli olan tedavilerin sırasının uygun bir şekilde yerine getirilmesi oldukça önemlidir. Bu yüzden de anne ve babaların bu sorunlar ile ilgili bilgilendirilmesi büyük önem taşır.

Çocuğun konuşma şeklinden dolayı bir sorunun olduğunu tespit eden ailelerin en başta bir uzman tarafından bu konuda yardım alınması gerekmektedir. Uzman tarafından yapılan muayenede konuşma ve sesle ilgili patolojik bir durumun olup olmadığı tespit edilmektedir. Bununla beraber ise konuşmaya engel olacak psikolojik bir sorunu olup olmadığının da tespiti yapılmaktadır.

Yukarıda belirtilen araştırmaların dışında yaşıyla uyumlu gelişim testin ve aynı şekilde zeka testleri yapılmaktadır. Son olarak ise kas ve iskelet durumu ile ilgili bir sorunun olup olmadığının tespitinin ardından kişiye özel terapi yöntemi belirlenmektedir.

Dil ve Konuşma Terapisi

Gecikmiş dil ve konuşma anne ve babaların konuşma zamanlarından dolayı önemsenmeyen bir konuşma sorunudur. Bu durumun ihmal edilmeyecek olması sıkıntılı bir durumdur çünkü bu durumun diğer sorunlarda olduğu gibi erkenden terapi alması önemlidir. Erkenden dil ve konuşma terapi alması hem çocukları hem de ailenin sorun yaşamamasını sağladığı içinde önemlidir. Bu kapsamda ise babıldama şeklinde tanımlanan adlandırmanın ve sessiz harflerin az miktarda kullanılması ve genel olarak sesli harflerin kullanılması kişide gecikmiş bir konuşma sorunun olduğunun ilk belirtileri arasındadır.

Genel olarak 1 yaş civarında çocuklar konuşmaya başlamaktadır. Bu yüzden de bu yaş aralığından iki buçuk yaş aralığına kadar konuşmayan, daha çok jest ve mimikler ile cevap vermeye çalışan çocukların bir terapist tarafından değerlendirme altına alınması gerekmektedir. Terapistler çocukların hareket ve mimikleri ile sorunu olup olmadığını ve sorunun hangi evrede olduğunu tespit edebilirler.